Rekabet Kurulu (“Kurul”) otomotiv sektörüne yönelik başlattığı soruşturmalar neticesinde, 18 Nisan 2011 tarihinde 15 otomotiv şirketine 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“Rekabet Kanunu”) 16. Maddesi uyarınca idari para cezası vermişti.1 Söz konusu cezaya karşı idari yargı yolu Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun Kurul kararını uygun bulması ile sonlanmıştı. Bunun üzerine idari para cezası muhataplarından biri olan Ford Otomotiv A.Ş.’nin (“Başvurucu”) bu karara ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvuru ile ilgili karar 20 Haziran 2023 günlü Resmi Gazete’de yayımlandı. Kararda, Anayasa Mahkemesi, Başvurucu’nun,
– Anayasa’nın 21. maddesi ile güvence altına alınan konut dokunulmazlığı hakkının ihlal edildiğine oyçokluğu ile ve
– 36. madde ile güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamında makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine oybirliği ile
karar verdi.2
Kararda, Anayasa’nın 21. maddesindeki konut dokunulmazlığı hükmü çerçevesinde hâkim kararı olmadıkça kimsenin konutuna girilemeyeceği, konutunda arama yapılamayacağı, buradaki eşyaya el konulamayacağını ifade edilmektedir. Mahkeme, konut kavramının iş yerlerinin mahrem unsur içermeyen herkese açık alanları hariç şirketlerin faaliyetlerini yürüttüğü merkezlerinin, şubelerinin ve tesislerini de içerdiğini belirtmiştir.
Yapılan değerlendirmede,
– Rekabet Kanunu’nun 15. maddesinin rekabet uzmanlarının yerinde inceleme yapabilmesini kural olarak hâkim kararına bağlamadığını, ayrıca Kurul kararıyla yapılan yerinde incelemenin gecikmenin sakınca bulunduğu hâllerle sınırlanmadığı,
– kaldı ki, Kurul’un yerinde inceleme yapılması kararının gecikmede sakınca bulunan hallere münhasır olduğu kabul edilse dahi Kurul kararının 24 saat içinde görevli hâkimin onayına sunulma zorunluluğunun bulunmamasının da Anayasa’nın 21. maddesindeki ek güvence ile uyumlu olmadığı ve
– yerinde incelemenin çoğunlukla teşebbüsün herkese açık olan tesislerinde değil yönetim işlerinin yürütüldüğü kısımlar ile çalışma odaları gibi herkesin serbestçe giremediği alanların konut olarak değerlendirilmesi gerektiği
vurgulanmıştır.
Bu değerlendirmeler sonucunda yerinde inceleme kapsamında şirket yetkililerinin bilgisayarlarından belge temin edildiğini de göz önünde bulundurarak, iş yerinde yapılan yerinde incelemenin Anayasa ile güvence altına alınan konut dokunulmazlığı hakkına müdahale teşkil ettiği sonucuna varılmıştır.
Makul sürede yargılanma hakkının ihlali iddiası ile ilgili olarak, idari ceza parası ile sonuçlanan süreci başlatan ön araştırmanın başlama tarihi olan 24 Haziran 2009 tarihi ile idari yargı sürecinin kesinleştiği 20 Mayıs 2019 tarihleri arasındaki 9 yıl 10 ay 26 günlük sürenin makul olmadığına karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesi, (a) konut dokunulmazlığının ihlali hususunda yeniden yargılamaya gidilmesinde hukuki yarar olmadığına, (b) bu hususta benzeri yeni ihlallerin önüne geçilebilmesi için ihlalle yol açan kanun hükmünün (Rekabet Kanunu madde 15) gözden geçirilmesi, anayasal ilkeler dikkate alınarak düzenleme yapılması ve kararın bir örneğinin bilgi ve takdiri için Adalet Bakanlığı’na gönderilmesine hükmetmiştir.
Anayasa Mahkemesi kararı sonrası Rekabet Kurulu’nun yerinde incelemeler bakımından nasıl bir tutum benimseyeceği henüz bilinmemektedir.
________________
Yukarıda anılan hususlar, ilgili konuların genel bir değerlendirmesidir ve hukuki mütalaa niteliğinde değildir. Her durum ayrıca incelenerek, kendi özellikleri çerçevesinde değerlendirilmeli, hukuki yapı buna göre tertip edilmelidir.
Konuyla ilgili sorularınıza Av. Noyan Turunç ([email protected]) ve Dr. Esin Çamlıbel ([email protected]) memnuniyetle cevap verecektir.
__________
[1] Dosya Sayısı: 2009-4-140 (Soruşturma), Karar Sayısı: 11-24/464-139, Karar Tarihi: 18.04.2011.
[2] Anayasa Mahkemesi Başvuru Numarası: 2019/40991, Karar Tarihi: 23.03.2023, Resmî Gazete: 20.06.2023.